Faiz Cebiroğlu
Bugün tesadüfen, eski bir not
defterime baktım. ”Kürd kimliği üzerine üç tez” diye bir not var. 2001'de
yazılmış bu tezleri, tekrar okudum. Önemli tezlermiş. Bunları paylaşmak istiyorum ama önce bir giriş:
Türkiye gibi, birden fazla
ulus ve azınlıkların olduğu bir ülkede, ne yazık ki, ezilen ulus ve azınlıklar
hep unutulmuş; ”ulusların kendi kaderlerini tayin etme, ayrı devlet kurma
hakkı” hep tali plana itilmiştir. Türkiye'nin iç-sömürgesi Kürdler, kendi
mücadelelerini başlatıncaya kadar, bu böyle sürüp gitmiştir. Utançtır.
Oysa ki, sosyalizm, yani
ortakça düzen için mücadele eden partilerin ve değişik örgütlerin ”ulusal
sorun” konusunda daha ”titiz” olmaları gerekiyordu. Olmadı. Utançlık budur!
Türk devrimcileri, Kürd ulusal
sorunu ve azınlıklar konusunda, tarihsel olarak ta ”başarılı bir sınav”
veremediler. Bu da başka bir gerçekliktir.
Gerçeğin gerçeği şudur:
Kürdler, büyük mücadeleler sonucu ve büyük bedeller ödeyerek ”varlıklarını”
Türklere ve Orta-doğu halklarına kabûl ettirdiler. Yok edilen ve inkâr edilen
kimlik, Ağrı dağında, ”kardelen” gibi, Ağrı'da ve tüm Kürdistan dağlarında
kimlik oldu. Bu kimlik: Kürd kimliğidir!
Bu girişten sonra, Kürd
kimliği üzerine ”tezlere” sıra geliyor.
Birinci tez: Kürdlerin
kavgası, kimlik kavgasıdır. Kimlik kavgası, ben kimim, neyim, kime aitim,
ulusum nerede, adı ne? Sorularını sormak ve bunun cevabını bulmak kavgasıdır.
İkinci tez: Kürd dili, Kürd
toprağı, Kürd tarihi, Kürd kültürü, Kürd psikolojisi...Kürd kimliği oluyor:
Ulustur. Kürd ulusudur. Kürd kimlik kavgası, Kürdistan Ulusal Devleti Kurma
kavgasıdır.
Üçüncü tez: Kürdistan
toplumunda şekillenecek kimlikler vardır. İkisini yazmak istiyorum:
Bireysel, benlik kimliği ve
sosyal kimliktir. Birbirlerini tamamlıyorlar. Biri olmadan, diğeri de olmuyor.
Bireysel kimlik: Bir kürd
insanı olarak, öznel olarak; deneyimlerim, kazanımlarım nedir, ne düzeydedir?
Bir Kürd yurttaşı olarak;
konuşma stilim, ses tonum, ruh halim, dış görünüş, vücut dilim nasıl?...Hepsi,
bireysel kimliğe geçiyor.
Sosyal kimlik: Toplumda,
bilinçli bir şekilde, birlikte yaşama ve yer alma yeteneği. Bu sosyal kimlik,
tüm toplumu kucaklayan bir toplumsal yetenek oluyor. Ortakça düzen ve dayanışma
bu kimlikte, sosyal kimlikte kendini ifade ediyor...
2001, Not defterimdeki notlar
ya da ”tezler” bu oluyor. İlginçtir, pedagojiyi bir yıl önce bitirmiş ve bu
notları yazmıştım. Bunlara o zaman ”tez” demiştim. Tez de diyebiliriz. Tez,
fikirdir. Notum, pedagojik fikir ya da iddia olmuştur. Bu üç tezimi paylaştım.
Unutulmasın...
Bu üç tez, kimlik kavgasıdır.
Bu üç tez: Kimliğin de
tanımıdır.
Yukardaki üç tezden sapan bir
insan, bence kimliksiz ve kişiliksizdir!
Kimliksiz olarak,
Türkiyelileşmek diye bir ”isim” yoktur!
Kimliksiz olarak, ezilenlerin
yanındayız diye bir ”kavga” da yoktur!
Kimliksiz olmak, kimlikli
olanlara yem olmaktır.
Kürd halkı, yem olmayacaktır.
Kürd halkı, Kürd kimliği ve ulusu ile Orta-doğu'da yerini bulacaktır.
Kimlik kavgamız, bunun
içindir!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder