”Ben çocuklara inanıyorum.Bu yüzden umutluyum.Ben çocuklara inanıyorum.Bu yüzden de mutluyum!”

15 Aralık 2008 Pazartesi

ÇOCUK GELİŞİMİNDE OYUNUN ANLAM VE ÖNEMİ(2)



Faiz CEBİROĞLU

Çocukların gelişiminde en önemli etkinlik olan ço­cuk oyunu üzerine, bana sürekli sorular geliyor. Sevin­diricidir. Çocuklarını en iyi bir şekilde yetiştirmek iste­yen, sorumlu anne ve babalar, haklı olarak bu konuda bilgi sahibi olmak istemekteler. Böylesi sorumluluk, çok sevindiricidir.

Değişik dergi ve gazetelerde çocuğun oyunu üzerine yazdıklarım vardır. Ayrıca, Sanat, Edebiyat ve Eğitim’de YOĞUNLUK dergisinin Nisan 2006, sayı 4’te, “Oyunun Anlam ve Önemi Üzerine” başlıklı geniş bir yazım var­dır. Bu konuda daha geniş bilgi sahibi olmak iste­yen­ler, bu yazıları da okumaları iyi olur, diye düşünüyorum.

Oyun üzerine başlıklı bu kısa yazımda, daha önceleri üzerinde durmadığım veya az durduğum bazı noktalara dikkat çekmek istiyorum.

Oyun, çocuğun sosyal gelişiminde çok önemli bir yer teşkil ediyor. Oyun, en başta, çocuğun ihtiyacı olan kontak, merak, heyecen ve sosyal birlikteliğin aracıdır. Çocuğun kendini ve çevresini anlamada aracı olan yine oyundur. Oyunlardır.

Bazen kendiliğinden, bazen de planlı bir şekilde oy­nanan çocuk oyunları, değişik yaş ve gelişim aşamalarına göre ayrılıyor. Bunları şöyle sıralamak mümkün:

1- Fonksiyon oyunu ( 0–1 ½ yaş): Çocuğun kendini, vücudunu, çevresini tanıma ve anlama araştırmalarıyla yoğun, meşgul olduğu devinimsel ve deneyimsel süreç.

2- Paralel oyun (1 – 2 yaş): Çocukların işbirliği yapmadan, ya tek başlarına, ya da yan yana aynı oyuncaklarla oynama. Roloyuna hazırlık süreci.

3- Rol oyunu (3 – 6 yaş): Çocukların birlikte oynadıkları taklit oyunu. Değişik konuları içeren, sosyal rolleri ihtiva eden oyunlar. Örneğin, “Anne, Baba ve Çocukları”, “Doktor”, “Hemşire” gibi rollere girme ve oynama. Roloyunu, çocuğun gelişiminde önemli bir oyun şeklidir.

4- Kurallı oyun ( 6 – 12 yaş): Okula başlangıç devresi. Kimlik yapılanması ve sosyal gelişimin en önemli devresidir. Çocukların hem yaşıtlarıyla birlikte olma, hem de arkadaşlıkların uzun süreli olduğu devredir. Burada, arkadaşlar arasında oynanan oyunlar, artık belirli bir kurala dayanıyor. Artık kurallara göre oynama ve kuralları öğrenme durumu var. Futbol v.b gibi takım oyunları. Satranç, bilgisayar oyunları. Değişik yarış­malar. Oyunlarda “kaybetme” ve “kazanma” durumu. Çocukların kendilerini “sınama” ve ”başarılı” oldukları aktivitelerde kendilerini gösterme. Bu devrenin en popüler oyunları, müzik ve spor gibi oyunlardır…

Değişik yaş gruplarına ayırdığım bu oyun ve oyun gelişimine psikolojik açıdan da yaklaşırsam, şöylesi sonuçlara varmak mümkün:

Bir: Çocuklar oynar, çünkü oyun oynamak eğlencelidir.

İki: Çocukların, oyun esnasında çıkabilecek ihtilaflarla karşı karşıya kalmaları ve bu ihtilafları çözme ortamı.

Üç: Çocuğun kendini ve çevresini tanıma zemini.

Dört:
Çocukların hayal güçlerini, düşünce, yaşam ve duygularını ifade etme ortamı.

Dünyanın neresinde olursa olsun, çocuklar oynar, zira oyun oynamak zevkli ve neşelidir.
Çocuklar oynar, zira oyun aracılığıyla sosyal birliktelikler sağlanıyor.

Çocuk oyunu önemlidir, çünkü dostluk, arkadaşlık, duygudaşlık ve kendi kültürlerini iletme, oynadıkları oyunlar aracılığıyla oluyor.

Çocuk oyunu önemlidir, zira çocuğun dünyayı ve çevresini tanımanın metodu oyundur, oyunlardır. Bu yüzden, çocukların oyunlarını destekleyelim. Çocuk oyunun yalnız “oyun” olmadığnı, artık kavrayalım...

Hiç yorum yok: